GENEL

"Tasarı Geri Çekilsin! Tarım ve Hayvancılık Tehditte"

Anahtar Parti Sinop İl Başkan Yardımcısı Hicran Mengücek, düzenlediği basın toplantısında söz konusu tasarının, kamuoyunda yeterince tartışılmadan, sivil toplumun ve ilgili paydaşların katılımı sağlanmadan hazırlandığını vurguladı

Anahtar Parti Sinop İl Başkan Yardımcısı Hicran Mengücek’in Basın Toplantısı

Anahtar Parti Sinop İl Başkan Yardımcısı Hicran Mengücek, düzenlediği basın toplantısında yeni iklim yasası tasarısının hazırlanma sürecine dair önemli eleştirilerde bulundu. Mengücek, söz konusu tasarının kamuoyunda yeterince tartışılmadan, sivil toplum ve ilgili paydaşların katılımı sağlanmadan hazırlandığını vurguladı. Bu durumun, hem vatandaşlar hem de çiftçiler açısından olumsuz sonuçlar doğurabileceğine dikkat çekti.

Tasarıdaki Muğlak Düzenlemelere Dikkat

Hicran Mengücek, tasarıda yer alan birçok muğlak ve belirsiz düzenlemenin ciddi endişelere yol açtığını belirtirken, özellikle tarım ve hayvancılık alanında büyük riskler barındırdığını ifade etti. "Metan gazı gibi doğal kaynaklı salımlar nedeniyle hayvancılığı doğrudan hedef alan maddeler, hali hazırda geçim mücadelesi veren üreticilerimizi daha da zor durumda bırakacak, sektörel küçülmeye ve yerli üretimin gerilemesine neden olacaktır" dedi. Bu durum, hem üreticilerin hem de tüketicilerin yaşam standartlarını etkileyebilecek bir gelişme olarak öne çıkıyor.

Merkezi Denetim Tehlikesi

Tasarının "sertifikalı ürün" uygulamasını gündeme getirdiğini belirten Mengücek, bu durumun çiftçilerin ne ekeceklerine dahi karar veremez hale geleceğini savundu. "Bu uygulama, tarım alanında merkezi denetimi artırmakta, üretimin kamu yararı doğrultusunda sürdürülebilirliğini kısıtlamaktadır" şeklinde konuştu. Çiftçilerin kendi kararlarını alabilme özgürlüğünün kısıtlanması, tarım sektöründe büyük bir belirsizlik ve tedirginlik yaratacak gibi görünüyor.

Ekonomik Egemenlik Riski

Enerji, sanayi ve ulaşım gibi stratejik sektörlere getirilen emisyon azaltım yükümlülüklerinin, Türkiye'nin üretim gücünü sınırlayabileceğini dile getiren Mengücek, "Türkiye'nin küresel karbon piyasasına entegre edilmesiyle birlikte stratejik ürünlerin üretim maliyetleri ve miktarları uluslararası platformlara açılacak. Bu da ekonomik ve ticari egemenlik açısından ciddi bir tehdit oluşturmaktadır" dedi. Bu durum, yerli üretimi olumsuz etkileyerek dışa bağımlılığı artırabilecek bir sonuç doğurabilir.

Sosyal Etkilerin Göz Ardı Edilmesi

Hicran Mengücek, tasarının sosyal etkilerinin göz ardı edildiğine de dikkat çekerek, "Vatandaşlarımızın günlük yaşamına ve ulaşım hakkına doğrudan olumsuz etkiler oluşturabilecek düzenlemeler içeriyor. Elektrikli araçlara geçiş süreciyle birlikte uygulanabilecek yakıt kısıtlamaları, özellikle kırsalda yaşayan vatandaşlarımızı doğrudan mağdur edecektir" ifadesini kullandı. Bu tür düzenlemelerin, sosyal birlik ve beraberliği sarsabilecek nitelikte olduğu düşünülüyor.

Tasarı Geri Çekilmeli Çağrısı

Açıklamasının sonunda, tasarının kamu yararından uzak olduğunu belirten Hicran Mengücek, "Bu yasa tasarısı, yerli üreticiyi zayıflatan, tarım ve hayvancılığı baskı altına alan, sosyal ve ekonomik gerçekliklerle örtüşmeyen bir metindir. Bu nedenle derhal geri çekilmeli, tüm kesimlerin katılımıyla, milli çıkarlarımızı gözeten ve daha etkin bir strateji ile şekillendirilmiş yeni bir iklim politikası çerçevesi oluşturulmalıdır" dedi. Anahtar Parti olarak bu sürecin her aşamasında halkın ve üreticilerin yanında olacaklarını vurguladı. Bu basın toplantısı, iklim yasa tasarısının Türkiye’de yaratabileceği sosyal, ekonomik ve çevresel etkiler üzerine derin bir düşünme ve tartışma gerekliliğini gözler önüne seriyor. Mengücek'in vurguladığı sorunlar, sadece tarım ve hayvancılık alanında değil, sosyal adalet ve ekonomik geçim mücadelesi bağlamında da ele alınması gereken acil meselelerdir.